Lavanta Kokulu Kuyucak Köyü

Ankara’ya dönmeden yol üstünde son bir durağımız daha var. Son zamanlarda yazılı ve görsel basında adını Lavanta Kokulu Köy olarak çok duyduğumuz Isparta'nın Kuyucak Köyü…


Isparta'nın Keçiborlu ilçesine bağlı olan Kuyucak, Antalya ve Muğla gibi tatil bölgelerinden dönerken yol üstünde rahatlıkla uğranabilecek bir konuma sahip. Biz de Kaş’tan Ankara’ya dönerken Burdur’dan sonra Kuyucak ayrımından Batı Torosların eteğindeki köyün yolunu tutuyoruz. Sağlı sollu lavanta tarlalarının arasından ilerledikçe doğru yolda olduğumuzu anlıyoruz.

Keçiborlu kaymakamının öncülüğünde yaklaşık 20 kadının “Gelecek Turizmde” proje çağrısını kazanmaları üzerine kaderi değişen bu köy, projeye kadar dışarıya göç verirken, artık eskisinden de kalabalık durumda.

Kuyucak Köyü’ndeki lavantanın geçmişine baktığımızda 1975 yılında gül tüccarı Zeki Konar Fransa’ya gezmeye gidiyor. Ama dönüşte eli boş gelmiyor ve Fransa dönüşünde köydeki 30 aileye on beş tane lavanta kökü veriyor. Köy sakinleri ilk başta lavantaları gül bahçelerinin veya evlerinin bahçelerinin kenarlarına hobi amaçlı ekiyor. Daha sonraları başka hiçbir şeyin yetişmediği köyün kurak tarlalarına lavanta ekmeye başlıyorlar. Günümüze geldiğimizde ise, hobi olarak başlayan lavanta ekimi ile şu an Türkiye ihtiyacının yaklaşık %93’ünü tek başına burası karşılıyor.

Lavantanın köydeki sürecinden biraz bahsettikten sonra gelelim bizim neler yaptığımıza. Köyün girişine arabayı bıraktıktan sonra lavanta kokusu eşliğinde köyün iç kısmına doğru yürümeye başlıyoruz.

Köyün girişinde lavanta kokusunun arasında başka bir koku bizi kendine doğru çağırıyor. Kokuyu takip ettiğimizde köydeki teyzelerin bir çardağın altında çeşit çeşit gözleme yaptığını görüyoruz. Tabi ki dayanamıyoruz ve biz de burada bir güzel karnımızı doyuruyoruz.

Gözlemelerin yapıldığı, gelen misafirlerin karınlarını doyurduğu mekân

Köyün bir meydanı olmadığından herkes evinin önüne tezgahını açıyor. Biz de tezgahları takip ettiğimizde neredeyse tüm köyü dolaşmış oluyoruz. Biz alışverişimizi Neslihan Teyze’nin tezgahından yapıyoruz. Proje hayata geçmeden önce Isparta’da kızıyla birlikte yaşayan Neslihan Teyze, artık sadece kış aylarını kızının yanında geçirmeye başlamış. Bundan üç sene öncesine kadar bu gördüğümüz sokaklardan günde en fazla beş kez motosiklet geçtiğini söyleyen Neslihan Teyze köydeki kalabalıktan çok memnun olduğunu da eklemeyi ve projeye öncülük eden kaymakamı anmayı unutmuyor.

Evlerinin önüne tezgah açmış teyzeler ve ablalar :)

Lavanta tacımın örülmesini beklerken bir yandan Neslihan Teyze’yle sohbet edip bir yandan da Ömer’e poz veriyoruz :)

Alışverişimizi yapıp lavanta tacımı da aldığıma göre dolaşmaya devam edebiliriz.

Duvarları lavanta buketleriyle süslenmiş bir köy evi dikkatimizi çekiyor. Yakınına gidip baktığımızda buranın Lavanta Kafe olduğunu görüyoruz. Köydeki diğer bazı evlerde olduğu gibi burası da pansiyon olarak kullanılıyor. Geceyi köyde geçirmek isteyen misafirleri burada ağırlıyorlar. Köyde kalmayı düşünenler için önceden rezervasyon gerekli ve oda kahvaltı fiyatı kişi başı 100 TL.

Lavanta Kafe

Köyde geceyi geçirmeyi düşünen misafirler için hazırlanmış odalar

Köyün her yerini süsleyen lavanta buketleri

Köydeki birçok ev lavanta moruna boyalı ya da lavanta temalı resimlerle süslü

Köyün üst kısmında Eresil mevkiinde bulunan lavanta tarlalarına doğru yola çıkıyoruz. Sıcak havalarda pek öyle yürüyerek gidilecek bir mesafe değil. Ya kendi araçlarınızla gidebilirsiniz ya da köy halkı sizi traktörle de götürebilir. Biz kendi aracımızla gitmeyi tercih ediyoruz.

Haziran ve temmuz aylarında mosmor olan lavantalar ağustos ayında hasat edilmeye başlıyor. 

Lavanta Diyarı’nın giriş kapısı bile var :)

Lavanta öbekleri arasında fotoğraf çektirmek için farklı objeler bulabiliyorsunuz.

Lavanta kokusu eşliğinde çayınızın tadını da çıkarabiliyorsunuz.

Toprak ve su konusunda hiç seçici olmayan lavantalar verim konusunda da bir hayli bonkör. Bir lavanta kökünden 15-20 yıl boyunca ürün alınabiliyor!

Çok yakın bir zamanda Fransa’nın Provence bölgesine rakip olacak Kuyucak Köyü’nde lavanta çayından yağına, suyundan sabununa, kurusundan yastığına, sütüne, balına ve hatta dondurmasına kadar her şeyini bulabilirsiniz. Köyde konaklamak veya yol tarifi almak için Lavanta Kokulu Köy Kadın Girişimciler Kooperatif Başkanı Huriye Tezcan’a (0 542 698 34 46) ulaşabilirsiniz.

Biz köyde geçirdiğimiz iki buçuk saatten sonra arabamızın içindeki mis gibi lavanta kokusu eşliğinde yavaş yavaş Ankara’nın yolunu tutuyoruz. Verdiğimiz en güzel mola olabilir. :)