6 Ocak 2017 Cuma

Cannes


Parfüm başkenti Grasse’da nasıl vakit geçirdiğimizi bir önceki yazımda ayrıntılı bir şekilde anlatmıştım. Günümüzün öğleden sonrasını film festivaliyle ünlü Cannes’a ayırıyoruz. Biz Grasse’dan 600 no’lu otobüs ile bir saatte Cannes’a gidiyoruz. Otobüs saatlerini buradan öğrenebilirsiniz. Cannes’a Nice’den gelecekler ise Albert1er durağından 200 no’lu otobüsü kullanabilirler. Nice’den yaklaşık bir buçuk saat sürüyor. 200 no’lu otobüsün saatlerine de buradan bakabilirsiniz. Tüm bölgedeki otobüslerde olduğu gibi bileti otobüsün içinden alabilirsiniz ve ücreti 1,5 Euro. Diğer bir seçenek ise, Nice’den trene binip yaklaşık 40 dakika sonra Cannes’da olabilirsiniz. Tren biletlerinin fiyatı da 7 Euro.


Cannes, ünlü Cote d’Azur bölgesindeki şehirlerden biri. Deniz turizmi ve festivalleriyle ünlü bu kent, benim aklıma Nuri Bilge Ceylan’ın en iyi yönetmen ödülünü alırken yaptığı “yalnız ve güzel ülkeme” konuşmasını getiriyor. Bu nedenle, otobüsten indikten sonra ilk olarak Cannes Film Festivali’nin yapıldığı Palais des Festivals et des Congrès’e gidiyoruz. Açıkçası tam bir hayal kırıklığı yaşıyoruz. Binanın çevresindeki turistleri de görmesek yanlış yere geldiğimizi düşüneceğiz, o derece :) Binanın içerisini 4 Euro’ya gezebilirsiniz. Dışından ne hayır gördük ki içini gezelim diye düşünüyoruz ve içeriye girmemeyi tercih ediyoruz.

Cannes Film Festivali’nin yapıldığı Palais des Festivals et des Congrès

Palais des Festivals et des Congrès’in çevresinde film yıldızlarının el izlerinin olduğu “Allee des Etoiles Cannes” olarak bilinen “Yıldızlar Kaldırımı” var.
Palais des Festivals et des Congrès’den Eglise Notre Dame de l'Espérance Kilisesi’ne doğru yürümeye başlıyoruz. Sağ tarafımızda Allees de la Liberte parkı kalıyor. Burada birçoğu muhtemelen emekli olan insanlar petank (petanque) oynuyorlar. Petank, kumun üzerindeki küçük topa gülleleri atarak en yakınında durdurmaya çalışılan bir oyun. Daha önce de Atina’daki bir parkta oynandığını görmüştük. Yalnız burada sahiden çok iyi oynuyorlar, baya baya profesyonel olmuşlar :)

Petank oynayanlar

Petank oynayanlar

Parkın yanındaki belediye binası (Hotel de Ville)
Rue du Mont Chevalier yokuşundan tırmanarak kentin en ünlü kilisesi olan Eglise Notre Dame de l'Espérance Kilisesi’ne ve saat kulesine gidiyoruz.

Rue du Mont Chevalier yokuşu

Ha gayret az kaldı bakışı :)

Castre Meydanı’ndaki (Place de la Castre) Eglise Notre Dame de l'Espérance Kilisesi

Castre Meydanı’ndan

Castre Meydanı’ndan liman ve Cannes Film Festivali Binası

Suquet Saat Kulesi (Tour du Suquet)
Kilisenin ve saat kulesinin de içinde bulunduğu Cannes’ın eski kent bölgesi olan Le Suquet sokaklarında dolaşıyoruz. Bence burası Cannes’ın en görülmesi gereken yeri. Le Suquet’in, en az 400 yıllık binaları ve dar sokaklarıyla insanı kendine çeken ayrı bir havası var. Her sokağı birbirinden güzel bu mahallede, Rue St. Antoine ve Rue du Suquet sokaklarını mutlaka görmenizi tavsiye ederim.

Le Suquet Mahallesi

Le Suquet Mahallesi’nde her pencere ayrı güzel.

Le Suquet Mahallesi

Le Suquet Mahallesi’nde ben :)

Le Suquet Mahallesi’ndeki kapılar da en az pencereler kadar güzel.

Le Suquet Mahallesi’ndeki kapılar da en az pencereler kadar güzel.
Le Suquet’in yokuş sokaklarından inip Forville Pazarı’nın (Marché Forville) olduğu yere gidiyoruz. Burası meyve, sebze, zeytin ve peynirlerin satıldığı, öğleden sonra saat 14’e kadar açık olan ve pazartesi günleri kapalı olan bir pazar. İspanya’daki pazarlardan sonra gittiğimiz kentin pazarlarına gidip bir şeyler yeme alışkanlığı kazandığım için buraya da uğruyoruz. Ancak saat 14’ü geçtiği için kapalı. Eğer siz meyve-sebze, zeytin veya peynir tatmak ya da satın almak istiyorsanız daha erken bir saatte buraya gelmenizi tavsiye ederim.

Forville Pazarı’nın paralel sokağında olan Rue Meynadier’e yürüyoruz. Burası taşıt trafiğine kapalı, birçok kafe, restoran, mağaza ve dükkanın olduğu bir yaya yolu. 

Rue Meynadier

Rue Meynadier
Cannes sokaklarıyla ünlü bir kent. Rue Meynadier’in paralelinde küresel mağazaların yer aldığı popüler alışveriş caddesi Rue d’Antibes var. Kılık kıyafet alışverişlerinizi buradan yapabilirsiniz. Aradığınız birçok mağazayı burada kolaylıkla bulabilirsiniz.

Rue d’Antibes
Rue d’Antibes üzerindeki mağazalara bakınarak yürüyoruz. Daha sonra Notre Dame de Bon Voyage Kilisesi’ne gitmek için ara sokağa sapıyoruz. 

Notre Dame de Bon Voyage Kilisesi
Kiliseden geri Rue d’Antibes’e doğru geri yürürken “Today’s soup is BEER :)” sloganlı Ma Nolan's Irish Pub’ı görüyoruz. Tüm sokağı sıcak şarap kokusuyla kaplayan bu bar muhteşem bir atmosfere ve çok cana yakın bir personele sahip. Biz Cannes’dan ayrılmadan bu barda kısa bir mola veriyoruz.

Ma Nolan's Irish Pub
Genel olarak, Cannes bana Kuşadası’nı anımsatıyor. Tıpkı Nice gibi bu kent de deniz turizmiyle yaşanması gereken bir yer. Belki film festivali olmasa kendi halinde pek bilinmeyen bir yer olarak kalabilirdi.

Havanın da kararmasıyla Nice’e dönüş vaktimizin geldiğini anlıyoruz. Tren istasyonunun önünde bulunan otobüs durağından 200 no’lu otobüs ile Nice’in yolunu tutuyoruz.


Güney Fransa'daki diğer gezi notları:

Marsilya gezi notları için tıklayınız.
Aix-En-Provence gezi notları için tıklayınız.
Nice gezi notları için tıklayınız.
Eze Köyü gezi notları için tıklayınız.
Monaco Prensliği gezi notları için tıklayınız.
Grasse gezi notları için tıklayınız.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder